Saygı, aile bireylerinde ve tüm sosyal ilişkilerde önemi yadsınamaz bir tutumdur. Bu nedenle anne ve babalar eğitim sürecindeki çocuklarında büyüklerine, yani otorite figürü olan kişilere karşı saygılı davranmaları yönünde algı oluştururlar. Bunun sonucunda saygı, başkalarından beklenen bir kavram olarak zihinlerde yer alır. Bu anlayışla eğitilen çocuk yetişkin yaşa geldiğinde çevresindeki hemen her kesten saygı bekler.
Üzerinde yaşadığımız gezegende hiçbir
canlı anlamsız, önemsiz ve değersiz değildir. Var olan canlılar içinde yer alan
insan türü ise fiziksel özellikleri, zeka düzeyi ve akıl yürütme becerisi açısından
diğer tüm canlılardan daha üstün niteliklere sahiptir. İnsan, bu yönde
geliştireceği bilinçli farkındalıkla saygı duygusunun asıl öznesinin kendisi olduğunu
kavrar. Böylece her birey, sadece ‘’İnsan’’ olduğu için kendisine saygı duyar. Bunun
ön koşulu ise eğitim sürecindeki çocukların öncelikle kendilerine saygı
duymaları yönünde eğitilmeleridir.
Aile
bireylerinin ve sosyal çevrenin olumlu ve onaylayan yaklaşımları gelişim
sürecindeki çocukta temel güven duygusu yaratır. Böylece çocuk kendini güvende
hisseder. Bunu izleyen cesaretlendirici ve sevecen yaklaşımlar ise çocuğun
kendi değerleri konusunda farkındalık geliştirmesine yol açar. Artık özerk
olduğunu hisseden çocuk ilerleyen gelişim sürecinde özsaygısı yüksek bir birey
olacaktır.
Özsaygı, insanın kendini
benimsemesi, onaylaması ve kendine değer vermesidir. Bunun sonucunda birey hem
değerli hem de kendine yeterli olduğu yönünde bilinç geliştirir. Böylece
sevmeye ve sevilmeye layık olduğu konusunda kaygı yaşamaz. Özsaygısı yüksek
birey sorunlara çözüm üretir ve
başarısızlığını kimseyi suçlamadan kabullenir. Ayrıca eleştiriye açık olduğu
gibi öz eleştiriye de yatkındır. Sahip olduğu haklarını yaşama geçirirken
başkalarının haklarına da saygı duyar.
Bir başka açıdan özsaygı,
organizmayı harekete geçiren dürtülere doyum arayışları sürecinde bireyin aşırılıklarını
dengeleme görevi üstlenir. İnsan böylece incinmemek ve başkalarını incitmemek
düşüncesiyle dürtülerini denetim altında tutabilmeyi başarır. Özsaygı sorunlar karşısında güçlü bir öfke kontrolü sağlar. Kendisine saygısı olan insanlar makam, para
veya kaba kuvvet gibi etkenlerle başka insanları incitmekten, küçümsemekten ve
güç gösterisinden kaçınırlar. Öte yandan insan, son derece karmaşık bir zihin
yapısına ve sıkılıkla değişebilen duygu durumuna sahiptir. Bu nedenle kendisine saygısı olan insanların
asla hata yapmayacakları yönünde bir anlayış sadece önyargıdır. Özsaygısı olan
insanlar da hata yapabilir. Ancak kendinse saygısı olmayan insanlardan fakı,
hatasının farkına vararak benzer hataları
tekrarlamamasıdır.
Bu nitelikleri nedeniyle özsaygı sosyal ilişkilerde uyumun, iş yaşamında başarının ve aile
ortamında huzurun temelini oluşturur.